Halit Karsıalan: “Deli” Halit Bey Tuzağı
Halit Karsıalan veya “Deli” Halit Paşa (1883 – 14 Şubat 1925), Türk asker ve siyasetçidir.
1883 yılında İstanbul, Beşiktaş’da dünyaya gelen Halit Karsıalan’ın babası Ahmet Bey’dir. 14 Şubat 1925’te TBMM’de tabanca ile vurularak öldürülen Halit Bey’in naaşı İstanbul – Edirnekapı Mezarlığı’na defnedilmiştir.
Halit Karsıalan Kimdir
Birinci Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesi’nde başarılar göstermiş; Türk Kurtuluş Savaşı’nın ilk yıllarında Doğu Cephesi’nde, Gümrü Antlaşması’nın imzalanmasından sonra ise Batı Cephesi’nde komutanlık yapmış bir askerdir.
1883 yılında İstanbul’da doğan Halit Karsıalan, 1903 senesinde Harp Okulu’nu teğmen olarak bitirmiştir. II. Meşrutiyet’in ilan edilmesinden sonra Yemen görev yapan “Deli Halit”, Yüzbaşı rütbesine terfi ettirilmiştir.
Osmanlı ordusunda takım komutanlığından başlayarak çeşitli kıta ve karargah görevlerinde bulunan Halit Karsıalan, İtalya ile yapılan Trablusgarp Savaşı’na katılmış ve bu savaşta 3 aylık bir görevde bulunmuştur.
Trablusgarp’taki görevinin ardından Balkan Savaşı’na katılmak üzere Çatalca’ya geçti. I. Dünya Savaşı’nın başlaması üzerine Kafkasya Cephesi’nde görev aldı.
1915’te binbaşı rütbesiyle Çoruh Müfreze Komutanı olmuş ve ardından da 1916’da yarbaylığa yükselmiştir. 1917’den 1919’a kadar Doğu Cephesi’nde hizmetlerde bulunmuş ve 9. Kafkas Tümeni Komutanı olarak 6 Aralık 1919’da Kars’ın işgalden kurtarılmasında önemli katkıları olmuştur.
19 Mart 1918’de Kafkas İslam Ordusu’nun 3. Fırka Komutanı olarak Ahıska’yı kuşatan Halit Karsıalan Mondros Ateşkes Antlaşması’nın imzalanması üzerine Ardahan, Kars ve Sarıkamış’ı tahliye ederek Tortum’a çekilmiştir.
Bu Yazımı da Okumak İster misiniz: İzzetin Çalışlar (1882 – 20 Ağustos 1951)Ali Rıza Paşa Kabinesi kurulduğunda, 9. Kafkas Fırkası Komutanlığı’na atanan Karsılan, Ermenistan üzerine yapılan harekattaki başarısı nedeniyle Miralay rütbesine terfi etmiştir.
Milli Mücadele Dönemi Çalışmaları
Mondros Ateşkes Anlaşması’ndan sonra terhis edilmemiş olan birliklerde ve Kazım Karabekir Paşa komutasında bulunan 15. Kolordu’da görev yaptı. Bölgede Kafkas İslam Ordusu’ndan kalan kuvvetlerin bir savunma çekirdeği haline getirilmesini sağladı.
Erzurum Kongresi’nde Trabzon delegelerinin Mustafa Kemal’e karşı çıkmalarını, aldığı yıldırma önlemleriyle engelledi. 1920 yılının sonlarında Kars ve Sarıkamış’ı, 1921’de de Ardahan’ı düşman işgallerinden kurtardı.
Gümrü Antlaşması’ndan sonra Batı Cephesi’nde görev verildi. Sakarya Savaşı’nda 12. Grup Komutanlığı yaptı. Bu sırada gösterdiği cesaretten ötürü “‘Deli” lakabıyla anılmaya başlandı.
Genel olarak subay ve erlerde son bir iki gün içinde moralin çok bozulduğunu görüyorum. Kayıtsız şartsız en küçük birlikten en büyük birliğe kadar her rütbedeki komutandan kesin olarak kıtalarına ve emrindekilere hakim olmalarını ve korkaklık gösterenlerin af edilmeyerek muhakkak idam edilmelerini isterim. Emrimi yerine getirmeyen kişilere karşı hangi rütbe ve makamda olursa olsun tabancamı kullanmak zorundayım. Tanrı ve görevim benden bunu istiyor. Halit Karsıalan
Büyük Taarruz’da Kocaeli Grubu Komutanlığı yaptı ve yaptığı zulümler ile ünlü Yunan 11. Tümeni’ni, Tümen Komutanı Tümgeneral Nikolaos Kladas ile beraber esir aldı. Büyük Taarruz’da Mirliva rütbesine terfi etti ve Paşa oldu.
4 Kasım 1922’de Büyük Taarruz’dan sonra Kocaeli Grubu’nun feshedilmesi üzerine Batı Cephesi Komutanlığı emrine verildi.
Siyasi Yaşamı ve Ölümü
İkinci Büyük Millet Meclisi’ne Ardahan Milletvekili olarak katıldı. 9 Şubat 1925 senesinde Meclis koridorunda, sırtından tabancayla vurularak yaralandı ve 14 Şubat 1925 tarihinde hayatını kaybetti.
Bu dönemde “Paşalar Meselesi” yüzünden Meclis’te sert tartışmalar yaşanmış; malul gazilerle ilgili bir önergeye imza toplamak için Ali Çetinkaya ile tartışırken kimin attığı bilinmeyen kurşunlarla Meclis koridorunda vurularak 14 Şubat 1925’de öldürülmüştür.
Terfi Tarihleri
- 22 Ağustos 1903’de teğmen;
- 22 Temmuz 1908’de üsteğmen;
- 27 Nisan 1911’de yüzbaşı;
- 23 Haziran 1915’de binbaşı;
- 14 Haziran 1916’da yarbay;
- 6 Aralık 1920’de albay;
- 31 Ağustos 1922’de tümgeneral.
Katıldığı Savaşlar
- 1911-1912 Osmanlı İmparatorluğu-İtalyan Savaşı;
- 1912-1913 Balkan Savaşı;
- 1914-1918 Birinci Dünya Savaşı;
- 1919-1922 Türk İstiklal Savaşı.
Nişan Madalya ve Takdirnameleri
Tümgeneral Halit Karsıalan, katılmış olduğu savaşlarda Osmanlı Devleti, Alman ve Avusturya-Macaristan Devletleri’nce çeşitli madalyalarla, TBMM tarafından da İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiştir.
Deli Halit Bey Tuzağı
Sadece Sakarya Savaşı’nın değil, 1920’de Doğu Cephesinin de, daha sonra İkinci İnönü ve Kütahya-Eskişehir Savaşlarının da en göze çarpan, başarılarda doğrudan etkisi olan komutanlardandır Miralay Halit Bey.
O tarihte Yunanlara öldürücü darbeyi vuracak olan kadronun içinde yer almamaktadır. Acaba Neden?
“Deli” Halit Bey Türk Milleti’nin bu ölüm kalım savaşına, savaş bölgesinden yüzlerce kilometre uzakta, bir piyade ve zayıf bir süvari tümeninden oluşan Kocaeli Grubu ile girecektir.
Bu kadar güven duyulan, ordunun en kıymetli komutanlarından biri, taarruza ve baskın harekatına belki de en yatkın asker, neden cephenin en sakin yerinde görevlendirilmiştir.
1922 Ocak ayında Kocaeli Grubu asker mevcudu olarak o kadar zor durumdadır ki, İznik kuzeyinde, Gemlik bölgesine mevziye jandarma sokulmaktadır. Bilecik kesiminin güvenliği ise toplamda 48 savaşçı olan iki akıncı müfrezesine emanettir. Bu aşamada Kocaeli Grubuna yardımcı iki tabur gönderilir.
19. ve 20. hücum taburları. Her tümenin iyi donanımlı, kritik görevlerde kullandığı taburları bulunmaktadır. Türk Ordusunda bu hücum taburlarının ayrı numarası, ismi yoktur. Bağlı oldukları tümenin numarası ile tanınırlar. 19. ve 20. hücum taburları da 19. ve 20. tümenlere ait hücum taburlarıdır. Ama değildirler.
Çünkü Türk Ordusunda 19. ve 20. tümenler bulunmamaktadır. Olmayan tümenlerin hücum taburları ise Kocaeli Grubu komutasında, cephede bulunmaktadır.
1922 başında Yunan kurmayların Ordu Komutanlığına sundukları raporlarında Batı Cephesi Komutanlığı toplam 23 piyade ve beş süvari tümenine sahip üç ordudan oluşuyor olarak görülmektedir.
Bu üç ordudan en kuzeyde bulunanının “Gemlik Körfezi ile Sakarya Nehri arasında konuşlu, üç piyade tümeni ile bir süvari tugayından oluştuğu” belirtilmektedir. Aradan aylar geçecek ve Yunan kurmayların tek doğru öğrendiği bilgi “Deli” Halit Bey grubunun ordu değil, kolordu seviyesinde olduğu anlaşılacaktır.
Sonuç
Atatürk, “Deli” Halit Bey’in ünüyle kendi aklını birleştirmiş, düşmana da onları aylarca engelleyecek bir korku salmıştır. Yunanlılar “ordu” sandıkları Kocaeli Grubunu kontrol edebilmek için iki tümen ve bir müstakil alayı o bölgede tutmak zorunda kalmışlardır.
- Halit Karsıalan – Vikipedi
- Atatürk Sitesi – Halit Karsıalan Tümgeneral (1319 – P.257) (1883 – 1925)
- Büyük Taarruz Dağlarda Tek Tek Ateşler Yanıyordu – Selim Erdoğan